



| ve emmâ | : ve lakin, fakat |
| ellezîne | : o kimseler |
| âmenû | : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen) |
| ve amilû es sâlihâti | : ve nefsi tezkiye edici amel yaptılar |
| fe | : o taktirde, öyle ise |
| yuveffî-him | : onlara ödenir |
| ucûre-hum | : onların ecirleri, mükâfaatları |
| ve allâhu | : ve Allah |
| lâ yuhibbu | : sevmez |
| ez zâlimîne | : zâlimler, haksızlık edenler |

