Eski Masaüstü Görünüm


Samiri'nin yaptığı, erimiş altın ve bir avuç topraktan meydana gelen buzağı heykeli nasıl böğürebiliyor, ses çıkarabiliyordu? Samiri neden resûlün ayak izinden bir avuç toprak aldı? Samiri bundan sonraki hayatı boyunca neden "Bana dokunmayın!" diyerek yaşayacaktı? Musa A.S. neden heykeli yaktıktan sonra parçalarını denize savurdu? ... Yazının tamamı...


"Yazmak veya yazar olmak, kendi başına bir değer değildir. Çünkü doğruları yazmak değil yaşamak yiğitliktir. Rablerinin huzuruna okur-yazar olarak değil okur-yaşar olarak çıkmaya çalışan müslümanlar, ebedi kurtuluşu umabilecek müslümanlardır." 
... 


"Din nasihattir.
İlahi ölçüye göre doğru ve insanlar için faydalı gördüğünüz mesajları, internet üzerinden veya çıktı alarak bilgisayarı olmayan kardeşlerinizle paylaşın ki siz küçük adımlarla rahmete giderken, rahmet de büyük adımlarla size geliyor olsun."

Dünya Düz Olsa Ne Olur, Küre Olsa Ne Olur?



Euzübillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim,

Gece yattığınızı ve sabah hiç bilmediğiniz bir yerde uyandığınızı düşünün…

En son göz kapaklarınızın ağırlaştığını hatırlıyorsunuz. Fakat şimdi, gözlerinizi açtığınızda, yatağınızda değil bambaşka bir yerdesiniz. Etrafta sizin gibi başka insanların da bulunduğu bir adada, denizin kenarındasınız. Yaşadığınız şeyin rüya değil, gerçek olduğunu idrak ettiğiniz o ilk anlarda..

Neler geçerdi aklınızdan?

1- Neredeyim?

2- Buraya nasıl geldim?

3- Neden buradayım?

4- Ne yapmalıyım?

Öncesini hatırlayamadığımız bir var oluş durumunun içerisinde, bu temel sorulardan ve onların  cevaplarından daha önemli, daha öncelikli bir gündemimiz olabilir miydi? Adada yeni bir yaşam kursak ve aradan yıllar geçse bile, bu sorular aklımızın baş köşesinde beynimizi kemirmeye devam etmez miydi?

Peki;

Nasıl oluyor da ‘dünya’ dediğimiz bu coğrafyada, yaşamakta olduğumuz hayatta, benzer sorular ve bunların cevapları geniş insan topluluklarının önemli/öncelikli gündeminde yer almıyor?

Gözlerini adada açsalar, cevap bekleyen sorulardan dolayı belki yemeden-içmeden kesilecek bu insanlar, neden yaşamakta oldukları hayat hakkında doğru soruları sorup, doğru cevaplara ulaşmaya çalışmıyorlar?

Neden insanların bir kısmı, doğru cevaplara ulaştıkları halde bu bilgiyi hayatlarının merkezine yerleştirmiyor?


Değerli Kardeşlerimiz,

Bedî' ve Musavvir olan Rabbimize, bizleri bir Ramazan ayına daha eriştirdiği için hamd ediyor, başta ALAGAŞ hocamız olmak üzere Rabbisine kavuşan tüm müminlere rahmet diliyor ve tüm kardeşlerimizi selamlıyoruz; Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun..


Yazının tamamı...

"En karamsar vakitlerinizde bile yaşama isteğinizi ve Allah'a kulluk heyecanınızı kaybetmeyiniz. Çünkü her güzel şeyin, en güzel bir şekilde bulunduğu cennette dahi Allah'ı hoşnut edebileceğimiz böylesi vakitler yoktur. Allah'ı hoşnut etmek isteyen müslümanlar için yaşadığımız dünya vakitleri, cennet vakitlerinden çok daha değerlidir."


"Hiç kimseye ve hiçbir gruba "Size geleceğiz" demiyoruz. Hiçbir kimseye ve hiçbir gruba "Bize gelin" de demiyoruz. Ne dediğimiz açıktır. Gelin hep birlikte Allah ve Resulünün tartışmasız daveti olan Kur'an-ı Kerim'e icabet edelim."


"Yüce Kitabımızdaki "Gerçek şu ki dinlerini parça parça edip kendileri de grup grup olanlar (var ya), senin onlarla hiçbir ilişkin (alakan) yoktur. Onların işi Allah'a aittir. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. (6-En'am 159)" buyruğuna iman ve teslimiyet gösteren müslümanlar olarak, İslam ümmetinin bütünlüğünü değil kendi mezhep, meşrep ve fırkalarını önceleyerek dinlerini parçalayanlarla bizim de bir ilişiğimiz ve onlarla tartışacağımız bir husus yoktur. Elbetteki onlara da dua ediyor, "Allah hepimizi hak ve hakikatte birleştirsin" diyoruz."


"Burası öncelikle halka değil hakka açık özel ve küçük bir sitedir. Ayet-i kerimelere muhalif yollarda karşılaşılan sorunları tartışma ve çözme gayesi olmadığı gibi vahiyden kaynaklanmayan popüler gündemlere de dahil olma niyeti yoktur. Bu sitedeki yegane hedefimiz hakkı anlayan ve yaşamaya çalışan az sayıdaki kardeşlerimizle rivayetlere değil ayetlere dayalı hakkı konuşmak ve paylaşmaktır. Bundan başka bir gayesi olanlar bu özelimize saygı göstererek lütfen bizden ve bu siteden uzak dursunlar."
...


Bir Ayet

Kur’an Dinle

Kur’an İçerisinde Ara

Kur’an Mealini İndir
Dünya Düz Olsa Ne Olur, Küre Olsa Ne Olur?



Euzübillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim,

Gece yattığınızı ve sabah hiç bilmediğiniz bir yerde uyandığınızı düşünün…

En son göz kapaklarınızın ağırlaştığını hatırlıyorsunuz. Fakat şimdi, gözlerinizi açtığınızda, yatağınızda değil bambaşka bir yerdesiniz. Etrafta sizin gibi başka insanların da bulunduğu bir adada, denizin kenarındasınız. Yaşadığınız şeyin rüya değil, gerçek olduğunu idrak ettiğiniz o ilk anlarda..

Neler geçerdi aklınızdan?

1- Neredeyim?

2- Buraya nasıl geldim?

3- Neden buradayım?

4- Ne yapmalıyım?

Öncesini hatırlayamadığımız bir var oluş durumunun içerisinde, bu temel sorulardan ve onların  cevaplarından daha önemli, daha öncelikli bir gündemimiz olabilir miydi? Adada yeni bir yaşam kursak ve aradan yıllar geçse bile, bu sorular aklımızın baş köşesinde beynimizi kemirmeye devam etmez miydi?

Peki;

Nasıl oluyor da ‘dünya’ dediğimiz bu coğrafyada, yaşamakta olduğumuz hayatta, benzer sorular ve bunların cevapları geniş insan topluluklarının önemli/öncelikli gündeminde yer almıyor?

Gözlerini adada açsalar, cevap bekleyen sorulardan dolayı belki yemeden-içmeden kesilecek bu insanlar, neden yaşamakta oldukları hayat hakkında doğru soruları sorup, doğru cevaplara ulaşmaya çalışmıyorlar?

Neden insanların bir kısmı, doğru cevaplara ulaştıkları halde bu bilgiyi hayatlarının merkezine yerleştirmiyor?


Değerli Kardeşlerimiz,

Bedî' ve Musavvir olan Rabbimize, bizleri bir Ramazan ayına daha eriştirdiği için hamd ediyor, başta ALAGAŞ hocamız olmak üzere Rabbisine kavuşan tüm müminlere rahmet diliyor ve tüm kardeşlerimizi selamlıyoruz; Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun..


Yazının tamamı...

Samiri'nin yaptığı, erimiş altın ve bir avuç topraktan meydana gelen buzağı heykeli nasıl böğürebiliyor, ses çıkarabiliyordu? Samiri neden resûlün ayak izinden bir avuç toprak aldı? Samiri bundan sonraki hayatı boyunca neden "Bana dokunmayın!" diyerek yaşayacaktı? Musa A.S. neden heykeli yaktıktan sonra parçalarını denize savurdu? ...

Yazının tamamı...

"Yazmak veya yazar olmak, kendi başına bir değer değildir. Çünkü doğruları yazmak değil yaşamak yiğitliktir. Rablerinin huzuruna okur-yazar olarak değil okur-yaşar olarak çıkmaya çalışan müslümanlar, ebedi kurtuluşu umabilecek müslümanlardır." ... 

"Din nasihattir. İlahi ölçüye göre doğru ve insanlar için faydalı gördüğünüz mesajları, internet üzerinden veya çıktı alarak bilgisayarı olmayan kardeşlerinizle paylaşın ki siz küçük adımlarla rahmete giderken, rahmet de büyük adımlarla size geliyor olsun."

"En karamsar vakitlerinizde bile yaşama isteğinizi ve Allah'a kulluk heyecanınızı kaybetmeyiniz. Çünkü her güzel şeyin, en güzel bir şekilde bulunduğu cennette dahi Allah'ı hoşnut edebileceğimiz böylesi vakitler yoktur. Allah'ı hoşnut etmek isteyen müslümanlar için yaşadığımız dünya vakitleri, cennet vakitlerinden çok daha değerlidir."

"Hiç kimseye ve hiçbir gruba "Size geleceğiz" demiyoruz. Hiçbir kimseye ve hiçbir gruba "Bize gelin" de demiyoruz. Ne dediğimiz açıktır. Gelin hep birlikte Allah ve Resulünün tartışmasız daveti olan Kur'an-ı Kerim'e icabet edelim."

"Yüce Kitabımızdaki "Gerçek şu ki dinlerini parça parça edip kendileri de grup grup olanlar (var ya), senin onlarla hiçbir ilişkin (alakan) yoktur. Onların işi Allah'a aittir. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. (6-En'am 159)" buyruğuna iman ve teslimiyet gösteren müslümanlar olarak, İslam ümmetinin bütünlüğünü değil kendi mezhep, meşrep ve fırkalarını önceleyerek dinlerini parçalayanlarla bizim de bir ilişiğimiz ve onlarla tartışacağımız bir husus yoktur. Elbetteki onlara da dua ediyor, "Allah hepimizi hak ve hakikatte birleştirsin" diyoruz."

"Burası öncelikle halka değil hakka açık özel ve küçük bir sitedir. Ayet-i kerimelere muhalif yollarda karşılaşılan sorunları tartışma ve çözme gayesi olmadığı gibi vahiyden kaynaklanmayan popüler gündemlere de dahil olma niyeti yoktur. Bu sitedeki yegane hedefimiz hakkı anlayan ve yaşamaya çalışan az sayıdaki kardeşlerimizle rivayetlere değil ayetlere dayalı hakkı konuşmak ve paylaşmaktır. Bundan başka bir gayesi olanlar bu özelimize saygı göstererek lütfen bizden ve bu siteden uzak dursunlar."...