ve | : ve |
emmâ | : ama, fakat |
ellezîne | : o kimseler, onlar |
keferû | : inkâr etti |
ve kezzebû | : ve tekzip etti, yalanladı |
bi âyâti-nâ | : âyetlerimizi |
ve likâi | : ve ulaşma |
el âhıreti | : ahir, sonraki, ahiret, Allah'a (ulaşma) |
fe | : artık, böylece, işte |
ulâike | : onlar |
fî | : içinde |
el azâbi | : azap |
muhdarûne | : hazır bulundurulanlar |