Eski Masaüstü Görünüm


Merhum ALAGAŞ hocamızın geride bıraktığı tek sesli kayıt, İstanbul Şirinevler'de bulunan Arayış Derneği'nde, 2013 yılında yaptığı iki saatlik sohbetinin ses kaydıdır. Kaydı yapan ve gün ışığına çıkaran kardeşimiz Olcay DURGUN'a ... Yazının tamamı...


"Yazmak veya yazar olmak, kendi başına bir değer değildir. Çünkü doğruları yazmak değil yaşamak yiğitliktir. Rablerinin huzuruna okur-yazar olarak değil okur-yaşar olarak çıkmaya çalışan müslümanlar, ebedi kurtuluşu umabilecek müslümanlardır." 
... 


"Din nasihattir.
İlahi ölçüye göre doğru ve insanlar için faydalı gördüğünüz mesajları, internet üzerinden veya çıktı alarak bilgisayarı olmayan kardeşlerinizle paylaşın ki siz küçük adımlarla rahmete giderken, rahmet de büyük adımlarla size geliyor olsun."

Kur’an-ı Kerim Kesinlikle Allah’ın Sözüdür ve Değiştirilmemiştir!



Euzübillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim,

Elimizde bulunan Kur’an-ı Kerim’in Yaratıcı’dan gelen bir mesaj olmadığı, böyle bir mesaj gönderilmişse bile bu mesajın sonradan değiştirilerek bozulduğu ve elimizdeki kitabın insan ürünü olduğu yönündeki iddialar, son dönemde birçok mecrada gündeme getirilmekte ve arayış içerisindeki kimi insanlar, bu akımların etkisi ile deizm ya da ateizm gibi felaketlere sürüklenmektedirler. Bu çalışmada, ilgili iddiaların iki farklı yönünü ele alarak ne kadar temelsiz ve tutarsız olduklarını göstermeye çalışacağız.


1- Eğer Kur’an-ı Kerim, Yaratıcımız tarafından indirilmiş ancak sonradan değiştirilmiş/tahrif edilmiş bir kitap olsaydı?...

İçerisinde mutlaka çelişkiler bulunmalı değil miydi?

İlâhi kitapların insan eliyle değiştirilmesi, hiç de yabancısı olmadığımız bir konudur. Bu gibi tahrifatları yapanların, ‘maddi-manevi çeşitli maslahatlar (menfaatler/faydalar) elde etmek’ şeklinde özetlenebilecek temel bir amaçları vardır. Değiştirilmiş Tevrat ve değiştirilmiş İncil nüshalarından bildiğimiz üzere, bu tür tahrifatlar arkalarında mutlaka iz bırakır ve üretilmiş yeni metin, içerisinde birçok çelişkiyi barındırır. Diğer yandan ‘Kuran’ın doğru bir şekilde anlaşılmaması, içerisindeki birçok hakikatin (!) üzerinin örtülmesi ve çelişkili bir kitap haline getirilmek istenmesi’ amacıyla değiştirildiğini iddia eden; gramer ve el yazması Kuran uzmanı (!), kök-anlam avcısı yeni nesil bir kitle, iddialarının dozunu günden güne artırmaktadır. Bütün bu kreatif söylemlere rağmen, Kuran’da bulunduğu iddia edilen tek bir çelişkinin bile açık ve net bir şekilde ortaya konulamaması tuhaf değil midir? Kuran’ı değiştirenler -yanlışlıkla- hiçbir çelişki barındırmayan, yeni ve insanüstü bir kitap mı ortaya çıkarmışlar acaba?

Çelişki, iki cümle arasında ya da anlatılanla gözlemlenen arasında bulunan mutlak uyumsuzluk/zıtlık demektir (hiçbir istisna ya da koşul/şart tanımlanmamış olmayı, ‘bağımsız ve koşulsuz’ anlamında ‘mutlak’ kelimesi ile ifade ediyoruz). Kitabın bir yerinde “A koşulu altında B ile C eşittir” denildiği halde başka bir yerinde “A koşulu altında B ile C eşit değildir” deniyorsa ya da kitapta anlatılan bir vakanın/olgunun hayattaki karşılığı anlatılanla uyumsuz ise (anlatılanı mutlak bir şekilde yalanlıyorsa) bunun adı çelişkidir. Çoğu aklı evvelin iddialarında olduğu gibi; anlamadığımız ...


Yazının tamamı...

"En karamsar vakitlerinizde bile yaşama isteğinizi ve Allah'a kulluk heyecanınızı kaybetmeyiniz. Çünkü her güzel şeyin, en güzel bir şekilde bulunduğu cennette dahi Allah'ı hoşnut edebileceğimiz böylesi vakitler yoktur. Allah'ı hoşnut etmek isteyen müslümanlar için yaşadığımız dünya vakitleri, cennet vakitlerinden çok daha değerlidir."


"Hiç kimseye ve hiçbir gruba "Size geleceğiz" demiyoruz. Hiçbir kimseye ve hiçbir gruba "Bize gelin" de demiyoruz. Ne dediğimiz açıktır. Gelin hep birlikte Allah ve Resulünün tartışmasız daveti olan Kur'an-ı Kerim'e icabet edelim."


"Yüce Kitabımızdaki "Gerçek şu ki dinlerini parça parça edip kendileri de grup grup olanlar (var ya), senin onlarla hiçbir ilişkin (alakan) yoktur. Onların işi Allah'a aittir. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. (6-En'am 159)" buyruğuna iman ve teslimiyet gösteren müslümanlar olarak, İslam ümmetinin bütünlüğünü değil kendi mezhep, meşrep ve fırkalarını önceleyerek dinlerini parçalayanlarla bizim de bir ilişiğimiz ve onlarla tartışacağımız bir husus yoktur. Elbetteki onlara da dua ediyor, "Allah hepimizi hak ve hakikatte birleştirsin" diyoruz."


"Burası öncelikle halka değil hakka açık özel ve küçük bir sitedir. Ayet-i kerimelere muhalif yollarda karşılaşılan sorunları tartışma ve çözme gayesi olmadığı gibi vahiyden kaynaklanmayan popüler gündemlere de dahil olma niyeti yoktur. Bu sitedeki yegane hedefimiz hakkı anlayan ve yaşamaya çalışan az sayıdaki kardeşlerimizle rivayetlere değil ayetlere dayalı hakkı konuşmak ve paylaşmaktır. Bundan başka bir gayesi olanlar bu özelimize saygı göstererek lütfen bizden ve bu siteden uzak dursunlar."
...


Bir Ayet

Kur’an Dinle

Kur’an İçerisinde Ara

Kur’an Mealini İndir
Kur’an-ı Kerim Kesinlikle Allah’ın Sözüdür ve Değiştirilmemiştir!



Euzübillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim,

Elimizde bulunan Kur’an-ı Kerim’in Yaratıcı’dan gelen bir mesaj olmadığı, böyle bir mesaj gönderilmişse bile bu mesajın sonradan değiştirilerek bozulduğu ve elimizdeki kitabın insan ürünü olduğu yönündeki iddialar, son dönemde birçok mecrada gündeme getirilmekte ve arayış içerisindeki kimi insanlar, bu akımların etkisi ile deizm ya da ateizm gibi felaketlere sürüklenmektedirler. Bu çalışmada, ilgili iddiaların iki farklı yönünü ele alarak ne kadar temelsiz ve tutarsız olduklarını göstermeye çalışacağız.


1- Eğer Kur’an-ı Kerim, Yaratıcımız tarafından indirilmiş ancak sonradan değiştirilmiş/tahrif edilmiş bir kitap olsaydı?...

İçerisinde mutlaka çelişkiler bulunmalı değil miydi?

İlâhi kitapların insan eliyle değiştirilmesi, hiç de yabancısı olmadığımız bir konudur. Bu gibi tahrifatları yapanların, ‘maddi-manevi çeşitli maslahatlar (menfaatler/faydalar) elde etmek’ şeklinde özetlenebilecek temel bir amaçları vardır. Değiştirilmiş Tevrat ve değiştirilmiş İncil nüshalarından bildiğimiz üzere, bu tür tahrifatlar arkalarında mutlaka iz bırakır ve üretilmiş yeni metin, içerisinde birçok çelişkiyi barındırır. Diğer yandan ‘Kuran’ın doğru bir şekilde anlaşılmaması, içerisindeki birçok hakikatin (!) üzerinin örtülmesi ve çelişkili bir kitap haline getirilmek istenmesi’ amacıyla değiştirildiğini iddia eden; gramer ve el yazması Kuran uzmanı (!), kök-anlam avcısı yeni nesil bir kitle, iddialarının dozunu günden güne artırmaktadır. Bütün bu kreatif söylemlere rağmen, Kuran’da bulunduğu iddia edilen tek bir çelişkinin bile açık ve net bir şekilde ortaya konulamaması tuhaf değil midir? Kuran’ı değiştirenler -yanlışlıkla- hiçbir çelişki barındırmayan, yeni ve insanüstü bir kitap mı ortaya çıkarmışlar acaba?

Çelişki, iki cümle arasında ya da anlatılanla gözlemlenen arasında bulunan mutlak uyumsuzluk/zıtlık demektir (hiçbir istisna ya da koşul/şart tanımlanmamış olmayı, ‘bağımsız ve koşulsuz’ anlamında ‘mutlak’ kelimesi ile ifade ediyoruz). Kitabın bir yerinde “A koşulu altında B ile C eşittir” denildiği halde başka bir yerinde “A koşulu altında B ile C eşit değildir” deniyorsa ya da kitapta anlatılan bir vakanın/olgunun hayattaki karşılığı anlatılanla uyumsuz ise (anlatılanı mutlak bir şekilde yalanlıyorsa) bunun adı çelişkidir. Çoğu aklı evvelin iddialarında olduğu gibi; anlamadığımız ...


Yazının tamamı...

Merhum ALAGAŞ hocamızın geride bıraktığı tek sesli kayıt, İstanbul Şirinevler'de bulunan Arayış Derneği'nde, 2013 yılında yaptığı iki saatlik sohbetinin ses kaydıdır. Kaydı yapan ve gün ışığına çıkaran kardeşimiz Olcay DURGUN'a ...

Yazının tamamı...

"Yazmak veya yazar olmak, kendi başına bir değer değildir. Çünkü doğruları yazmak değil yaşamak yiğitliktir. Rablerinin huzuruna okur-yazar olarak değil okur-yaşar olarak çıkmaya çalışan müslümanlar, ebedi kurtuluşu umabilecek müslümanlardır." ... 

"Din nasihattir. İlahi ölçüye göre doğru ve insanlar için faydalı gördüğünüz mesajları, internet üzerinden veya çıktı alarak bilgisayarı olmayan kardeşlerinizle paylaşın ki siz küçük adımlarla rahmete giderken, rahmet de büyük adımlarla size geliyor olsun."

"En karamsar vakitlerinizde bile yaşama isteğinizi ve Allah'a kulluk heyecanınızı kaybetmeyiniz. Çünkü her güzel şeyin, en güzel bir şekilde bulunduğu cennette dahi Allah'ı hoşnut edebileceğimiz böylesi vakitler yoktur. Allah'ı hoşnut etmek isteyen müslümanlar için yaşadığımız dünya vakitleri, cennet vakitlerinden çok daha değerlidir."

"Hiç kimseye ve hiçbir gruba "Size geleceğiz" demiyoruz. Hiçbir kimseye ve hiçbir gruba "Bize gelin" de demiyoruz. Ne dediğimiz açıktır. Gelin hep birlikte Allah ve Resulünün tartışmasız daveti olan Kur'an-ı Kerim'e icabet edelim."

"Yüce Kitabımızdaki "Gerçek şu ki dinlerini parça parça edip kendileri de grup grup olanlar (var ya), senin onlarla hiçbir ilişkin (alakan) yoktur. Onların işi Allah'a aittir. Sonra O, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. (6-En'am 159)" buyruğuna iman ve teslimiyet gösteren müslümanlar olarak, İslam ümmetinin bütünlüğünü değil kendi mezhep, meşrep ve fırkalarını önceleyerek dinlerini parçalayanlarla bizim de bir ilişiğimiz ve onlarla tartışacağımız bir husus yoktur. Elbetteki onlara da dua ediyor, "Allah hepimizi hak ve hakikatte birleştirsin" diyoruz."

"Burası öncelikle halka değil hakka açık özel ve küçük bir sitedir. Ayet-i kerimelere muhalif yollarda karşılaşılan sorunları tartışma ve çözme gayesi olmadığı gibi vahiyden kaynaklanmayan popüler gündemlere de dahil olma niyeti yoktur. Bu sitedeki yegane hedefimiz hakkı anlayan ve yaşamaya çalışan az sayıdaki kardeşlerimizle rivayetlere değil ayetlere dayalı hakkı konuşmak ve paylaşmaktır. Bundan başka bir gayesi olanlar bu özelimize saygı göstererek lütfen bizden ve bu siteden uzak dursunlar."...