Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Biz de ona "Gözetimimiz altında ve vahyimizle gemi yap. Bizim emrimiz gelip de tandır kızışınca, onun içine her cinsten ikişer zevc-eş ile içlerinden aleyhlerine söz geçmiş (hüküm verilmiş) olanlar dışında aileni de alıp koy. Zulmedenler konusunda Bana bir hitapta (bir istekte) bulunma çünkü onlar boğulacaklardır" diye vahyettik. (23-Mü'minûn 27)
fe
: o zaman, böylece
evhay-nâ
: biz vahyettik
ileyhi
: ona
en ısnai
: yapmasını
el fulke
: gemi
bi a'yuni-nâ
: gözümüzün önünde
ve vahyi-nâ
: ve vahyimizle
fe
: böylece
izâ câe
: geldiği zaman
emru-nâ
: bizim emrimiz
ve fâre
: ve fevaran etti, kaynadı
et tennûru
: tennur, kazan
fesluk (fe usluk)
: hemen koy
fî-hâ
: onun içine
min kullin
: hepsinden, herbirinden
zevceynisneyni
: her çiften ikişer
ve ehleke
: ve senin maiyetin, senin ailen
illâ
: sadece, hariç
men
: kimse, kim
sebeka
: geçti
aleyhi
: onun üzerine (onun hakkında)
el kavlu
: söz
min-hum
: onlardan
ve lâ tuhâtıb-nî
: ve bana hitap etme
fî
: hakkında
ellezîne zalemû
: zulmeden kimseler
inne-hum
: muhakkak onlar
mugrakûne
: boğulacak olanlar
Türkçe ve kelime mealiyle ilgili bir ikazınız
veya ayetlerle ilgili önemli bir sorunuz varsa ( sorunuza açıklık getirerek ) lütfen bize iletiniz.