



| ve cehadû | : ve bile bile, bilerek inkâr ettiler |
| bihâ | : onu |
| vesteykanethâ | : ve onu yakîn olarak bildiler (inandılar) |
| enfusu-hum | : kendileri, nefsleri |
| zulmen | : zulmederek |
| ve uluvven | : ve büyüklenerek |
| fenzur (fe unzur) | : o zaman, öyleyse bak |
| keyfe | : nasıl |
| kâne | : oldu |
| âkıbetu | : akıbetler, sonlar |
| el mufsidîne | : müfsitler, fesat çıkaranlar |

