



| fe bi-mâ | : o zaman sebebiyle |
| rahmetin | : rahmet |
| min allâhi | : Allah'tan |
| linte | : yumuşak davrandın |
| lehum | : onlar için, onlara |
| ve lev kunte | : ve eğer, sen ... olsaydın |
| fazzan | : kaba |
| galîza el kalbi | : katı kalpli |
| le infaddû | : mutlaka dağılırlardı |
| min havli-ke | : senin etrafından |
| fe a'fu | : artık affet |
| an-hum | : onları |
| ve istagfir | : ve mağfiret dile |
| lehum | : onlar için |
| ve şâvir-hum | : ve onlarla muşavere et, onlara danış |
| fî el emri | : işler konusunda |
| fe izâ azamte | : artık azmettiğin, karar verdiğin zaman |
| fe tevekkel | : artık tevekkül et |
| alâ allâhi | : Allah'a |
| inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
| yuhibbu | : sever |
| el mutevekkilîne | : tevekkül edenler, Allah'a güvenenler |

