



| fe emma | : artık, fakat öyle ise |
| ellezîne | : o kimseler, onlar |
| keferû | : inkâr ettiler |
| fe uazzibu-hum | : o taktirde onlara azap edeceğim |
| azâben şedîden | : şiddetli azap |
| fî ed dunyâ | : dünyada |
| ve el âhıreti | : ve ahirette |
| ve mâ lehum | : ve onlar için, onların yoktur |
| min nâsirîne | : (yardımcılardan) bir yardımcı |

