



| kâlû | : dediler |
| rabbe-nâ | : Rabbimiz |
| emette-nâ | : bizi öldürdün |
| isneteyni | : iki kere |
| ve | : ve |
| ahyeyte-nâ | : bizi dirilttin |
| isneteyni | : iki kere |
| fa'terefnâ (fe ı'terefnâ) | : böylece itiraf ettik |
| bi zunûbi-nâ | : günahlarımızı |
| fe | : böylece, artık |
| hel | : var mı |
| ilâ hurûcin | : çıkışa, çıkış için, çıkmaya |
| min | : den |
| sebîlin | : bir yol |

