



| ve kâle | : ve dedi |
| fir'avnu | : firavun |
| zerû-nî | : beni bırakın |
| aktul | : öldüreceğim, öldüreyim |
| mûsâ | : Musa |
| ve el yed'u | : ve dua etsin, yalvarsın |
| rabbe-hu | : onun Rabbi |
| innî | : muhakkak ben |
| ehâfu | : korkuyorum |
| en yubeddile | : değiştirmesi |
| dîne-kum | : sizin dîniniz |
| ev | : ya da, veya |
| en yuzhire | : zahir olması, gözükmesi, ortaya çıkması |
| fî | : de |
| el ardı | : arz, yeryüzü |
| el fesâde | : fesat |

