



| fe | : o taktirde, hâlâ |
| in | : eğer |
| istekberû | : büyüklendiler, kibirlendiler |
| fe | : o zaman, oysa |
| ellezîne | : onlar |
| inde | : yanında, katında |
| rabbi-ke | : senin Rabbin |
| yusebbihûne | : tesbih ediyorlar |
| lehu | : onu |
| bi el leyli | : geceleyin |
| ve en nehâri | : ve gündüz |
| ve hum | : ve onlar |
| lâ yes'emûne | : bıkmazlar, usanmazlar |

