



| fe | : o zaman, öyleyse, yoksa |
| hel | : (öyle) mi |
| aseytum | : sizden umulur, beklenir |
| in | : eğer |
| tevelleytum | : siz döndünüz |
| en tufsidû | : fesat çıkarmanız |
| fî el ardı | : yeryüzünde |
| ve tukattıû | : ve kesersiniz, öldürürsünüz |
| erhâme-kum | : akrabalarınız, birbiriniz |

