



| ve temmet | : ve tamamlandı |
| kelimetu | : kelime, söz |
| rabbi-ke | : senin Rabbin |
| sıdkan | : doğru olarak, sadakatle |
| ve adlen | : ve adaletli olarak, adaletle |
| lâ mubeddile | : değiştirecek yoktur |
| li kelimâti-hi | : onun sözlerini, kelimelerini |
| ve huve es semîu el alîmu | : ve O, en iyi işiten, en iyi bilendir |

