

								
						
								
						
| kul | : de, söyle | 
| e gayrallâhi (e gayre allâhi ) | : Allah'tan başka mı | 
| ebgî | : arayayım, isteyeyim | 
| rabben | : bir Rab | 
| ve huve | : ve O | 
| rabbu | : Rab | 
| kulli şey'in | : herşey | 
| ve lâ teksibu | : ve kazanmaz | 
| kullu | : hepsi, bütün | 
| nefsin | : bir nefs, kişi | 
| illâ | : ancak, hariç, ...'den başka | 
| aleyhâ | : ona, kendisine | 
| ve lâ teziru | : ve (yük) yüklenmezler, taşımazlar | 
| vâziretun | : yükü taşıyan, günahkâr | 
| vizre | : ağırlık, yük, günah | 
| uhrâ | : diğeri, başka biri, başkası | 
| summe | : sonra | 
| ilâ rabbi-kum | : Rabbinize | 
| merciu-kum | : sizin dönüşünüz | 
| fe yunebbiu-kum | : o zaman, size haber verecek | 
| bi-mâ | : şeyleri | 
| kuntum | : siz oldunuz | 
| fîhi | : onun hakkında | 
| tahtelifûne | : ihtilâfa düştünüz, anlaşmazlığa düştünüz | 
								
						
