



| ve immâ | : amma, fakat ... olduğu zaman |
| tehâfenne | : mutlaka, kesinlikle korkarsın |
| min kavmin | : bir kavimden |
| hiyâneten | : ihanet etmek |
| fenbiz (fe inbiz) | : o zaman at, anlaşmayı boz, artık iptal et |
| ileyhim | : onlara |
| alâ sevâ'in | : eşitlik (doğruluk) üzere |
| inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
| lâ yuhıbbu el hâinîne | : hainleri (ihanet eden kimseleri) sevmez |

