



| ve lâ tu'cib-ke | : ve senin hoşuna gitmesin, seni imrendirmesin |
| emvâlu-hum | : onların malları |
| ve evlâdu-hum | : ve onların evlâtları |
| innemâ | : sadece, yalnız, ancak |
| yurîdu allâhu | : Allah istiyor |
| en yuazzibe-hum | : onlara azap etmek |
| bi-hâ | : onunla |
| fî ed dunyâ | : dünyada |
| ve tezheka | : ve (canlarının) çıkması |
| enfusu-hum | : onların nefsleri |
| ve hum | : ve onlar |
| kâfirûne | : kâfirler |

