



| hunālike | : işte orada |
| teblû | : imtihan olur |
| kullu nefsin | : her nefs, bütün nefsler |
| mâ eslefet | : geçmişte yaptıklarıyla (selef olan şeyler) |
| ve ruddû | : ve döndürüldüler |
| ilallâhi (ilâ allâhi) | : Allah'a |
| mevlâ-hum el hakkı | : onların mevlâsı Hakk'tır |
| ve dalle | : ve uzaklaştı |
| an-hum | : onlardan |
| mâ kânû | : oldukları şeyler |
| yefterûne | : iftira ediyorlar, uyduruyorlar |

