



| ulâikellezîne (ulâike ellezîne) | : işte onlar |
| yed'ûne | : davet ediyorlar, çağırıyorlar |
| yebtegûne | : talep ediyorlar, arıyorlar |
| ilâ rabbi-him | : Rab'lerine, kendilerinin Rabbine |
| el vesîlete | : bir vesile |
| eyyu-hum | : onların hangisi |
| akrebu | : en yakın |
| ve yercûne | : ve ümit ederler |
| rahmete-hu | : onun rahmeti |
| ve yehâfûne | : ve korkarlar |
| azâbe-hu | : onun azabı |
| inne | : muhakkak |
| azâbe | : azap |
| rabbi-ke | : senin Rabbin |
| kâne | : oldu |
| mahzûren | : hazer edilen (çekinilen, korkulan) |

