



| ve teraknâ | : ve biz terkettik, bıraktık |
| ba'da-hum \n(ba'da-hum fî ba'dın) | : onların bir kısmını \n: (birbirlerine) |
| yevmeizin | : izin günü |
| yemûcu | : (birbirlerine) karışır |
| fî ba'dın | : bir kısmı içinde |
| ve nufiha | : ve üfürüldü |
| fî es sûri | : sur'a |
| fe | : artık, o zaman |
| cema'nâ-hum | : onları topladık |
| cem'an | : hepsini |

