



| ve lev | : ve şâyet, eğer |
| enne-hum | : onların olması |
| âmenû | : âmenû oldular, îmân ettiler |
| ve ittekav | : ve takva sahibi oldular |
| le | : mutlaka, elbette |
| mesûbetun | : sevap |
| min indi allâhi | : Allah'ın katından |
| hayrun | : hayırlı |
| lev kânû | : eğer olsalardı |
| ya'lemûne | : biliyorlar |

