



| fe men | : o zaman, artık, o taktirde kim |
| beddele-hu | : onu değiştirdi |
| ba'de mâ | : sonra |
| semia-hu | : onu işitti |
| fe | : o zaman, artık, o taktirde |
| innemâ | : sadece, fakat, ama |
| ismu-hu | : onun günahı |
| alâ ellezîne | : onların üzerine |
| yubeddilûne-hu | : onu değiştirirler |
| inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
| semîun | : hakkıyla işiten, en iyi işiten |
| alîmun | : hakkıyla bilen, en iyi bilen |

