



| ve ellezîne | : ve o kimseler, onlar |
| âmenû | : âmenû oldular, îmân ettiler |
| ve amilû es sâlihâti | : ve ıslâh edici amel (nefs tezkiyesi) yaptılar |
| ulâike | : işte onlar |
| ashâbu el cenneti | : cennet halkı |
| hum | : onlar |
| fî-hâ | : orada |
| hâlidûne | : devamlı kalacak olanlardır |

