



| yevme tecidu | : o gün, bulur |
| kullu nefsin | : her nefs, herkes |
| mâ amilet | : ne yaptı ise, yaptığı şeyler, |
| min hayrin | : hayırdan |
| muhdaran | : hazırlanmış, hazır olarak |
| ve mâ amilet | : ve ne yaptı ise, yaptığı şeyler, |
| min sûin | : kötülükten |
| teveddu | : temenni eder, dua eder, ister |
| lev enne | : keşke ... olsa, ... olmasını |
| beyne-hâ | : onun (kendisi ile) arasında |
| ve beyne-hû | : ve onun (günahları ile) arasında |
| emeden baîden | : uzak bir mesafe |
| ve yuhazziru-kum(u) allâhu | : ve Allah sizi sakındırır |
| nefse-hu | : nefsinden, kendisinden |
| ve allâhu raûfun | : ve Allah raûf'tur, şefkatlidir, merhametlidir |
| bi el ibâdi | : kullarına |

