



| ve lekad | : ve andolsun |
| erselnâ | : biz gönderdik |
| min kabli-ke | : senden önce |
| rusulen | : resûller |
| ilâ | : için, ...e |
| kavmi-him | : onların kavmi |
| fe | : böylece, artık |
| câû-hum bi | : onlara getirdiler |
| el beyyinâti | : beyyineler, kesin deliller |
| fentekamnâ (fe intekamnâ) | : böylece, bunun üzerine intikam aldık |
| min | : dan |
| ellezîne | : o kimseler, onlar |
| ecramû | : suçlular, günahkârlar |
| ve kâne | : ve oldu |
| hakkan | : hak |
| aleynâ | : bizim üzerimize |
| nasru | : yardım |
| el mu'minîne | : mü'minler |

