



| yâ eyyuhâ | : ey |
| ellezîne | : onlar, olanlar |
| âmenû | : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler |
| lâ terfeû | : yükseltmeyin |
| asvâte-kum | : sesleriniz |
| fevka | : üzerine |
| savti | : ses |
| en nebiyyi | : peygamber |
| ve lâ techerû | : ve cehren, bağırarak söylemeyin |
| lehu | : ona |
| bi el kavli | : sözü |
| ke | : gibi |
| cehri | : cehren, bağırarak |
| ba'di-kum li ba'din | : birbirinize |
| en tahbeta | : heba olması, boşa gitmesi |
| a'mâlu-kum | : amellleriniz |
| ve entum | : ve siz |
| lâ teş'urûne | : şuurunda olmazsınız, farkına varmazsınız |

