yâ eyyuhâ | : ey! |
ellezîne âmenû | : âmenû olanlar (Allâh'a ulaşmayı yaşarken dileyenler) |
men yertedde | : kim geri dönerse |
min-kum | : sizden |
an dîni-hi | : dininden |
fe sevfe ye'tî allâhu | : o zaman Allâh (cc.) getirecek |
bi kavmin | : bir kavmi |
yuhıbbu-hum | : onları sever |
ve yuhıbbûne-hu | : ve onu severler |
ezilletin | : daha alçak gönüllü |
alâ el mu'minîne | : mü'minlere karşı |
eizzetin | : daha izzetli, vakarlı, şerefli |
alâ el kâfirîne | : kâfirlere |
yucâhidûne | : cihad ederler |
fî sebîli allâhi | : Allâh'ın (cc.) yolunda |
ve lâ yehâfûne | : ve korkmazlar |
levmete lâimin | : kınayanın kınaması |
zâlike fadlu allâhi | : işte bu Allâh'ın (cc.) fazlı |
yu'tîhi men yeşâu | : onu dilediğine verir |
ve allâhu | : ve Allâh (cc.) |
vâsîun | : ihsanı bol, fazlı ve lütfu geniş |
alîmun | : en iyi bilen |