



| lekad | : andolsun |
| erselnâ | : biz gönderdik |
| rusule-nâ | : resûllerimiz |
| bi el beyyinâti | : beyyineler ile, deliller ile, ispat vasıtaları ile |
| ve enzelnâ | : ve indirdik |
| mea--hum | : onlarla beraber |
| el kitâbe | : kitap |
| ve el mîzâne | : ve mizan |
| li yekûme | : ikâme etsinler, yerine getirsinler |
| en nâsu | : insanlar |
| bi el kısti | : adalet ile |
| ve enzelnâ | : ve indirdik |
| el hadîde | : demir |
| fî-hi | : onda, onun içinde |
| be'sun | : sertlik |
| şedîdun | : kuvvetli |
| ve menâfiu | : ve pekçok menfaatler, faydalar |
| li en nâsi | : insanlar için |
| ve li ya'leme | : ve bilsin, belirtsin, belli etsin |
| allahu | : Allah |
| men | : kim, kimse(ler) |
| yansuru-hu | : ona (kendisine) yardım edecek |
| ve rusule-hu | : ve onun resûlleri, resûlleri |
| bi el gaybi | : gaybda, görmeden |
| inne | : muhakkak |
| allahe | : Allah |
| kavîyyun | : kavî, kuvvetli |
| azizun | : azîz |


