



| ve lekad | : ve andolsun |
| kuzzibet | : yalanlandı |
| rusulun | : resûller |
| min kabli-ke | : senden önce |
| fe saberû | : fakat, o zaman, sabrettiler |
| alâ mâ kuzzibû | : yalanlandıkları şey(ler)e |
| ve ûzû | : ve eziyet edildiler, eziyete uğradılar |
| hattâ | : oluncaya kadar |
| etâ-hum | : onlara geldi |
| nasru-nâ | : yardımımız |
| ve lâ mubeddile | : ve değiştirecek kimse yoktur |
| li kelimâti | : kelimeleri |
| allâhi | : Allah |
| ve lekad | : ve andolsun |
| câe-ke | : sana geldi |
| min nebei | : haberinden (haberlerinden) |
| el murselîne | : murseller, elçiler, gönderilmiş resûller |

