



| ve | : ve |
| kezâlike | : işte böyle, böylece |
| fetennâ | : biz imtihan ettik |
| ba'da-hum | : onların bazısını |
| bi ba'din \nba'da-hum bi ba'din | : bazıları ile \n: onları birbirleri ile |
| li yekûlû | : derler diye |
| e hâulâi | : bunlar mı |
| menne allâhu | : Allah ni'metlendirdi, ni'met verdi |
| aleyhim | : onlara |
| min beyni-nâ | : aramızdan |
| e leyse | : değil mi, öyle değil mi |
| allâhu | : Allah |
| bi a'leme | : en iyi bilir |
| bi eş şâkirîne | : şükredenleri |

