



| ve darabe | : ve vurdu, vurguladı |
| (darabe meselen) | : (misal getirmek, örnek vermek) |
| allâhu | : Allah |
| meselen | : misal, örnek |
| li ellezîne âmenû | : âmenû olanlara, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenlere |
| emreete | : hanımı |
| fir'avne | : firavun |
| iz kâlet | : demişti |
| rabbi | : Rabbim |
| ibni | : bina et, inşa et |
| lî | : bana, benim için |
| inde-ke | : senin yanında, senin katında |
| beyten | : bir ev |
| fî el cenneti | : cennette |
| ve necci-nî | : ve beni kurtar |
| min fir'avne | : firavundan |
| ve ameli-hî | : ve onun yaptıkları |
| ve necci-nî | : ve beni kurtar |
| min el kavmi | : kavminden |
| ez zâlimîne | : zalimler |

