



| fe encey-nâ-hu | : böylece, bundan sonra, biz onu kurtardık |
| ve ellezîne | : ve o kimseleri |
| mea-hu | : onunla birlikte, beraber |
| bi rahmetin | : rahmet ile |
| min-nâ | : bizden (katımızdan) |
| ve kata'nâ | : ve kestik (bitirdik) |
| dâbira ellezîne | : o kimselerin kökünü, neslini |
| kezzebû | : yalanladılar |
| bi âyâti-nâ | : âyetlerimizi |
| ve mâ kânû mu'minîne | : ve mü'min olmadılar |

