



| ulâike | : işte onlar |
| hum | : onlar |
| el mu'minûne | : mü'minler |
| hakkâ | : gerçek, hak |
| lehum | : onlar için, onların |
| deracâtun | : dereceler (vardır) |
| inde rabbi-him | : Rab'lerinin yanında (katında) |
| ve magfiratun | : ve mağfiret (vardır) (günahların sevaba çevrilmesi) |
| ve rızkun kerîmun | : ve kerim bir rızık (vardır) |

