



| kâle | : dedi |
| yâ kavmi | : ey kavmim |
| e | : mi |
| rahtî | : arkadaş gurubu, raht |
| eazzu | : daha azîz |
| aleykum | : size, sizin yanınızda |
| min allâhi | : Allah'tan |
| ve ittehaztumû-hu | : ve onu edindiniz, kabul ettiniz, öyle yaptınız |
| verâe-kum | : arkanıza |
| zıhriyyen | : arkaya atarak (unutarak) |
| inne | : muhakkak, şüphesiz |
| rabbî | : benim Rabbim |
| bi mâ | : şeyleri |
| ta'melûne | : yapıyorsunuz |
| muhîtun | : sarıp kuşatan, ihata eden |

