



| kâlet | : dedi |
| lehum | : onlara |
| rusulu-hum | : onların resûlleri |
| in nahnu | : biz sadece |
| illâ | : ancak |
| beşerun | : beşer, insan |
| mislu-kum | : sizin gibi |
| ve lâkinne allâhe | : ve fakat Allah |
| yemunnu | : lütufta bulunur, ni'metlendirir |
| alâ | : üzerine |
| men yeşâu | : dilediği kimse |
| min ibâdi-hi | : kullarından |
| ve mâ kâne | : ve olmaz |
| lenâ | : bizim |
| en ne'tiye-kum | : size bizim getirmemiz |
| bi sultânin | : bir delil, bir mucize |
| illâ | : ancak, ...den başka, olmaksızın |
| bi izni allâhi | : Allah'ın izni |
| ve alâ allâhi | : ve Allah'a |
| fel yetevekkeli | : artık tevekkül etsinler |
| el mu'minûne | : mü'minler |

