



| ve elkâ | : ve bıraktı, koydu, attı |
| fî el ardı | : yeryüzünde |
| revâsiye | : dağlar |
| en temîde | : sarsılması |
| bi-kum | : sizinle |
| ve enhâren | : ve nehirler |
| ve subulen | : ve yollar |
| lealle-kum | : umulur ki, böylece |
| tehtedûne | : yol bulursunuz (menzillerinize ulaşırsınız) |


