



| yâ eyyuhâ | : ey! |
| ellezîne âmenû | : yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler |
| le | : elbette, mutlaka |
| yebluvenne-kum(u) | : sizi sınar, imtihan eder |
| allâhu | : Allâh (c.c.) |
| bi şey'in | : bir şey ile |
| min es saydı | : avdan, av cinsi bir hayvan ile |
| tenâlu-hu | : ona erişirsiniz, onu yakalarsınız |
| eydî-kum | : elleriniz |
| ve rimâhu-kum | : ve mızraklarınız |
| li ya'leme | : bilmesi için, bilinip belli olması için |
| allâhu | : Allâh (c.c.) |
| men | : kim |
| yahâfu-hu | : ondan, kendisinden korkar |
| bi el gaybi | : gayb ile, gıyabında, gaybda |
| fe men i'tedâ | : artık kim haddi aşarsa |
| ba'de zâlike | : bundan sonra |
| fe lehu | : o taktirde onun için vardır |
| azâbun elîmun | : acı azap |

