



| mâ | : şey |
| kata'tum | : siz kestiniz |
| min lînetin | : (iyi cins) hurma ağacından |
| ev | : veya |
| terektumû-hâ | : ondan terkettiğiniz, bıraktığınız |
| kâimeten | : kaim kılarak, dikili olarak |
| alâ usûli-hâ | : onu kökü üzerinde |
| fe | : artık, böylece, ancak |
| bi izni allâhi | : Allah'ın izni ile |
| ve li | : ve için |
| yuhziye | : perişan edilmeleri, perişan olmaları |
| el fâsikîne | : fasıklar |

