



| innemâ | : ama, ancak, sadece |
| ya'muru | : imar eder |
| mesâcide allâhi | : Allah'ın mescidleri |
| men âmene | : îmân eden kimse, âmenû olan kimse |
| bi allâhi | : Allah'a |
| ve el yevmi el âhiri | : ve ahir güne (Allah'a hayatta iken ulaşma gününe) |
| ve ekâme es salâte | : ve namazı ikame etti |
| ve âte ez zekâte | : ve zekât verdi |
| ve lem yahşe | : ve korkmaz |
| illâ allâhe | : Allah'tan başka |
| fe asâ | : artık, böylece umulur ki |
| ulâike | : işte onlar |
| en yekûnû | : onların olması |
| min el muhtedîne | : hidayete erenlerden |

