Selamaleykum.
Mehmed hocam bazı çevrelerce Sümer yazıtlarında yer alan ve semavi bilgilerle de uyuşan bazı anlatımlardan hareket edilerek, insanın yaratılışı Anunnaki'lere nisbet ediliyor. Benim rahatsızlığım müslümanım diyen çevrelerin de evrimle beraber bu anlatımlarda da bulunmaya başlamalarıdır. Siz böylesi yazıtlar hakkında ne diyorsunuz?
Bir de daha önce anlayamadığınızı söylediğiniz Hac 15 ayeti hakkında bir ilerleme var mı? <<< İnşirah MELAL >>>
Ve aleykümselam
Bu saçmalıkları bizler de izliyoruz İnşirah kardeşim. İnternete girdiğimizde bilip-bilmeyen herkesin konuştuğunu, günümüz insanlarının yoğun bir bilgi bombardımanı ile karşılaştığını görüyoruz. İşin tuhaf tarafı birçok düzlemde sorulması gereken hak sorular sorulurken, bu hak sorulara verilen hak cevaplarla karşılaşamıyoruz. Anlatılanları tahkik etme durumunda olmayan insan zihinleri bu batıl yorumlarla doldurulmakta ve hak cevabı arama kaygısını da yitirmektedir. Ne de olsa artık herşeyi anlamış ve yaratılış sırrına vakıf olmuştur!.
Bilimsellik adına yapılan bu bilgi bombardımanından müslümanlar da etkilenmekte, savrulmamak ve Kur'an'ı daha iyi anlayabilmek için hangi hocayı dinlemeleri gerektiğini bilmemektedirler. Bir zamanlar tevhidi savunan hocalarından bir kısmı laikliği ve demokrasiyi savunurken, bir kısmı hadisleri tümden reddetmekte, bir kısmı evrimi kabul etmekte ve Mehmed Alagaş abileri de iki deniz arasından, uçan çanakların Süleyman (a.s.)'a ait olduğundan, ye'cuc ve me'cucun yaşadığımız zaman dilimine kadar henüz çıkmadığından, çıktığında zamanda seyahat yapabilen Zülkarneyn (a.s.)'ın gelerek seddi yapacağından.... vs. bahsetmekte ve bütün bunları ayetlere nisbet etmektedir!. Bu müslümanların yerinde siz de olsanız kafanız karaşır ve kimi dinleyeceğinizi şaşırırsınız değil mi? Ne diyelim Allah yar ve yardımcınız olsun, siz şaşırmış müslümanları sapmaktan muhafaza etsin.
Sorunda belirttiğin bazı yorumlara gelince.,
Yaratılışı Yaratıcı'nın kitabından öğrenmek istemeyen çevreler, bilimsellik adına yazıtlara yönelmekte ve fikri mesailerini onlar üzerine yoğunlaştırarak kendilerince teoriler üretmektedirler. Getirdikleri teorilere bakılırsa şeytani maksatları açıkça görülmekte, semavi dinlerin kaynağını böylesi yazıtlara nisbet etmektedirler. Getirdikleri deliller de bu yazıtlardaki bazı anlatımların, semavi kitablardaki anlatımlarla benzerlik taşımasıymış!.
Ne diyelim, ufkumuzu açtılar!.
Sanki bizler eski toplumlara peygamberler gönderilmemiş, onlara birçok İlahi hakikat bildirilmemiş diyoruz. Elbetteki onlara da peygamberler gönderilmiş, hak gerçekler bildirilmiştir. O yazıtlarda görmemiz gereken gerçek, hak bilgilerin batıl ile nasıl karıştırıldığıdır. Bu gerçekliği görerek o yazıtlardaki doğru bilgiler Allah'ın geçmiş dönemlerdeki vahyine nisbet edileceğine, bunlardan hareket edilerek sonraki semavi kitablar bu yazıtlara nisbet edilmektedir.
Hakka karşı körlükte ısrar eden hiç kimsenin gözünü neşterle açma durumunda değiliz. Bu dünya hayatında Allah'ı gözardı etmekte inatla ısrar eden çevreler, cehennemi göz ardı etmesinler çünkü "Yok" deseler de "Yok" dedikleri o cehenneme gireceklerdir.
"Fasık olanlar (yoldan çıkanlar) ise onların da (ağırlanıp) barınacakları yer ateştir. Oradan (her) çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine "Yalanlamakta olduğunuz (yok dediğiniz) ateşin azabını tadın" denilir." (32-Secde 20)
Tabi ki bizler yine onları ikaz etmeye ve onları hidayete çağırmaya devam ediyoruz. Hac 15 ayetine gelince Rabbimizin lutfuyla anladığımızı düşünüyoruz.
Dua ile..
<<< Mehmed ALAGAŞ >>>