Eski Masaüstü Görünüm

Kur'an İçerisinde Arama


Sayfayı Yenile Arapça Metin Arama (Harekeli)

Aranan Kelime : kûlû
Aranan Yer : Arapça Kelime Meali (Latin Harfleriyle)
Bulunan Sonuç : 432
  1. 10-Yunus 18
    ve yekûlûne : ve derler
  2. 10-Yunus 20
    ve yekûlûne : ve derler
  3. 10-Yunus 24
    ye'kulu en nâsu : insanlar yerler
  4. 10-Yunus 28
    nekûlu : diyeceğiz
  5. 10-Yunus 31
    fe se yekûlûne : o zaman diyecekler, derler
  6. 10-Yunus 38
    yekûlûne ifterâ-hu : onu uydurdu mu
  7. 10-Yunus 48
    ve yekûlûne : ve onlar derler ki
  8. 10-Yunus 68
    e tekûlûne : mi söylüyorsunuz (söylüyor musunuz)
  9. 10-Yunus 74
    alâ kulûbi : kalplerin üzerini
  10. 10-Yunus 77
    e tekûlûne : mı söylüyorsunuz, konuşuyorsunuz
  11. 10-Yunus 88
    alâ kulûbi-him : kalplerinin üzerini, kalplerini
  12. 11-Hûd 8
    le yekûlunne : muhakkak derler ki
  13. 11-Hûd 12
    en yekûlû : demeleri
  14. 11-Hûd 13
    yekûlûne ifterâ-hu : onu uydurdu diyorlar
  15. 11-Hûd 18
    ve yekûlu el eşhâdu : ve şahitler derler
  16. 11-Hûd 31
    ve lâ ekûlu : ve ben demiyorum
  17. 11-Hûd 31
    ve lâ ekûlu : ve ben demiyorum
  18. 11-Hûd 31
    ve lâ ekûlu : ve ben demiyorum
  19. 11-Hûd 35
    yekûlûne : diyorlar
  20. 11-Hûd 54
    in nekûlu illâ : biz ancak ..... deriz
  21. 11-Hûd 91
    mim mâ (min mâ) tekûlu : söylediğin şeyler
  22. 12-Yusuf 36
    te'kulu : yiyor
  23. 12-Yusuf 41
    fe te'kulu et tayru : sonra, böylece, kuş(lar) yiyecek
  24. 12-Yusuf 43
    ye'kuluhunne : onları yiyor
  25. 12-Yusuf 46
    ye'kuluhunne : onları yiyorlar
  26. 12-Yusuf 47
    te'kulûne \n(min mâ te'kulûne) : yiyorsunuz \n: (yediğiniz şeylerden)
  27. 12-Yusuf 66
    alâ mâ nekûlu : söylediğimiz şeylere
  28. 12-Yusuf 81
    fe kûlû : böylece deyin, söyleyin
  29. 13-Ra'd 7
    ve yekûlu : ve derler, söylerler
  30. 13-Ra'd 27
    ve yekûlu : ve der(ler)
  31. 13-Ra'd 28
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  32. 13-Ra'd 28
    tatmainnu el kulûbu : kalpler tatmin (mutmain) olur
  33. 13-Ra'd 35
    ukulu-hâ : onun meyvesi
  34. 13-Ra'd 43
    ve yekûlu : ve derler, diyorlar
  35. 14-İbrahim 44
    fe yekûlu : o zaman der, söyler
  36. 15-Hicr 3
    ye'kulû : yesinler
  37. 15-Hicr 12
    fî kulûbi : kalplerin içine
  38. 15-Hicr 97
    yekûlûne : söylüyorlar
  39. 16-Nahl 5
    te'kulûne : yersiniz
  40. 16-Nahl 14
    li te'kulû : yemeniz için
  41. 16-Nahl 22
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  42. 16-Nahl 27
    ve yekûlu : ve diyecek
  43. 16-Nahl 32
    yekûlûne : derler
  44. 16-Nahl 103
    yekûlûne : diyorlar
  45. 16-Nahl 108
    alâ kulûbi-him : onların kalplerinin üzerini, kalplerini
  46. 16-Nahl 114
    fe kulû : öyleyse yeyin
  47. 16-Nahl 116
    ve lâ tekûlû : ve söylemeyin
  48. 17-İsrâ 40
    le tekûlûne : gerçekten söylüyorsunuz
  49. 17-İsrâ 42
    yekûlûne : söylüyorlar
  50. 17-İsrâ 43
    yekûlûne : söyledikleri
  51. 17-İsrâ 46
    kulûbi-him : oların kalpleri
  52. 17-İsrâ 47
    iz yekûlu : dedikleri zaman, diyerek
  53. 17-İsrâ 51
    fe se yekûlûne : o zaman derler
  54. 17-İsrâ 51
    ve yekûlûne : ve derler
  55. 17-İsrâ 53
    yekûlû : söylesinler
  56. 17-İsrâ 108
    ve yekûlûne : ve derler
  57. 18-Kehf 5
    in yekûlûne : söylerlerse
  58. 18-Kehf 14
    kulûbi-him : onların kalpleri
  59. 18-Kehf 22
    se yekûlûne : diyecekler
  60. 18-Kehf 22
    ve yekûlûne : ve diyecekler
  61. 18-Kehf 22
    ve yekûlûne : ve diyecekler
  62. 18-Kehf 42
    ve yekûlu : ve diyor
  63. 18-Kehf 49
    ve yekûlûne : ve derler
  64. 18-Kehf 52
    yekûlu : söyler
  65. 18-Kehf 57
    alâ kulûbi-him : onların kalplerinin üzerine
  66. 18-Kehf 88
    ve se nekûlu : ve söyleyeceğiz
  67. 19-Meryem 35
    yekûlu : der, söyler
  68. 19-Meryem 66
    ve yekûlu : ve söyler
  69. 19-Meryem 79
    mâ yekûlu : söylediği şeyleri
  70. 19-Meryem 80
    mâ yekûlu : söyledikleri şey(ler)
  71. 2-Bakara 7
    kulûbi-him : onların kalpleri
  72. 2-Bakara 8
    yekûlu : der, söyler
  73. 2-Bakara 10
    kulûbi-him : onların kalpleri
  74. 2-Bakara 26
    yekûlûne : derler
  75. 2-Bakara 57
    kulû : yeyin
  76. 2-Bakara 58
    kulû : yeyin
  77. 2-Bakara 58
    kûlû : deyin, söyleyin
  78. 2-Bakara 60
    kulû : yeyin, yeyiniz
  79. 2-Bakara 68
    yekûlu : diyor, söylüyor
  80. 2-Bakara 69
    yekûlu : diyor, söylüyor
  81. 2-Bakara 71
    yekûlu innehâ : diyor
  82. 2-Bakara 74
    kulûbu-kum : sizin kalpleriniz
  83. 2-Bakara 79
    yekûlûne : derler
  84. 2-Bakara 80
    tekûlûne : söylüyorsunuz
  85. 2-Bakara 83
    ve kûlû : ve söyleyin, deyin
  86. 2-Bakara 88
    kulûbu-nâ : bizim kalbimiz
  87. 2-Bakara 93
    fî kulûbi-him : onların kalplerinin içine, kalplerine
  88. 2-Bakara 104
    tekûlû : söylemeyin, demeyin
  89. 2-Bakara 104
    ve kûlû : ve söyleyin, deyin
  90. 2-Bakara 117
    yekûlu : söyler
  91. 2-Bakara 118
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  92. 2-Bakara 136
    kûlû : deyin, söyleyin
  93. 2-Bakara 140
    tekûlûne : diyorsunuz, söylüyorsunuz
  94. 2-Bakara 142
    yekûlu : derler, söylerler
  95. 2-Bakara 154
    tekûlû : demeyin, söylemeyin
  96. 2-Bakara 168
    kulû : yeyin
  97. 2-Bakara 169
    ve en tekûlû : ve söylemeniz
  98. 2-Bakara 172
    kulû : yeyin
  99. 2-Bakara 174
    ye'kulûne : yiyorlar
  100. 2-Bakara 187
    ve kulû : ve yeyin
  101. 2-Bakara 188
    ve lâ te'kulû : ve yemeyin
  102. 2-Bakara 188
    li te'kulû : yemeniz için
  103. 2-Bakara 200
    yekûlu : der
  104. 2-Bakara 201
    men yekûlu : kim derse
  105. 2-Bakara 225
    kulûbu-kum : kalpleriniz
  106. 2-Bakara 235
    en tekûlû : söylemeniz
  107. 2-Bakara 275
    ye'kulûne : yerler
  108. 20-Tâ-Hâ 40
    tekûlu : söylüyor
  109. 20-Tâ-Hâ 54
    kulû : yeyin
  110. 20-Tâ-Hâ 81
    kulû : yeyin
  111. 20-Tâ-Hâ 104
    yekûlûne : söylüyorlar
  112. 20-Tâ-Hâ 104
    iz yekûlu : söylediği zaman
  113. 20-Tâ-Hâ 130
    yekûlûne : onların söyledikleri şey(ler)
  114. 21-Enbiyâ 3
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  115. 21-Enbiyâ 8
    lâ ye'kulûne : yemezler
  116. 21-Enbiyâ 38
    ve yekûlûne : ve söylerler, derler
  117. 21-Enbiyâ 46
    le yekûlunne : mutlaka derler
  118. 22-Hac 28
    kulû : yeyiniz
  119. 22-Hac 32
    el kulûbi : kalpler
  120. 22-Hac 35
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  121. 22-Hac 36
    kulû : yeyiniz
  122. 22-Hac 40
    en yekûlû : demeleri
  123. 22-Hac 46
    kulûbun : kalpler
  124. 22-Hac 46
    el kulûbu : kalpler
  125. 22-Hac 53
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde
  126. 22-Hac 53
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  127. 22-Hac 54
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  128. 23-Mü'minûn 19
    te'kulûne : siz yersiniz
  129. 23-Mü'minûn 21
    te'kulûne : yersiniz
  130. 23-Mü'minûn 33
    ye'kulu : (yemek) yer
  131. 23-Mü'minûn 33
    te'kulûne : siz yiyorsunuz
  132. 23-Mü'minûn 51
    kulû : yeyiniz
  133. 23-Mü'minûn 60
    ve kulûbu-hum : ve onların kalpleri
  134. 23-Mü'minûn 63
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  135. 23-Mü'minûn 70
    yekûlûne : diyorlar, söylüyorlar
  136. 23-Mü'minûn 85
    se-yekûlûne : diyecekler
  137. 23-Mü'minûn 87
    se-yekûlûne : diyecekler
  138. 23-Mü'minûn 89
    se-yekûlûne : diyecekler
  139. 23-Mü'minûn 109
    yekûlûne : derler
  140. 24-Nûr 15
    ve tekûlûne : ve söylüyorsunuz
  141. 24-Nûr 26
    yekûlûne : diyorlar, söylüyorlar
  142. 24-Nûr 37
    fîhi el kulûbu : kalplerin
  143. 24-Nûr 47
    ve yekûlûne : ve onlar derler
  144. 24-Nûr 50
    kulûbi-him : onların kalpleri
  145. 24-Nûr 51
    en yekûlû : demeleri, söylemeleri
  146. 24-Nûr 61
    en te'kulû : yemek yemeniz
  147. 24-Nûr 61
    en te'kulû : yemek yemeniz
  148. 25-Furkan 8
    ye'kulu : yer
  149. 25-Furkan 17
    yekûlu : diyecek
  150. 25-Furkan 19
    tekûlûne : söylüyorsunuz
  151. 25-Furkan 20
    le ye'kulûne : mutlaka, gerçekten yerler
  152. 25-Furkan 22
    ve yekûlûne : ve diyecekler
  153. 25-Furkan 27
    yekûlu : söyler, der
  154. 25-Furkan 65
    yekûlûne : derler
  155. 25-Furkan 74
    yekûlûne : söylerler, derler
  156. 26-Şuarâ 200
    kulûbi : kalpler
  157. 26-Şuarâ 203
    yekûlû : söylerler, derler
  158. 26-Şuarâ 226
    yekûlûne : diyorlar, söylüyorlar, söylerler
  159. 27-Neml 71
    ve yekûlûne : ve derler, söylerler
  160. 28-Kasas 28
    nekûlu : konuşuyoruz
  161. 28-Kasas 47
    yekûlû : söylerler, derler
  162. 28-Kasas 62
    yekûlu : der
  163. 28-Kasas 65
    yekûlu : diyecek
  164. 28-Kasas 74
    fe yekûlu : sonra diyecek
  165. 28-Kasas 82
    yekûlûne : derler
  166. 29-Ankebût 2
    en yekûlû : onların demeleri
  167. 29-Ankebût 10
    yekûlu : der, diyor
  168. 29-Ankebût 10
    yekûlunne : derler
  169. 29-Ankebût 46
    ve kûlû : ve deyin
  170. 29-Ankebût 55
    ve yekûlu : ve derler
  171. 29-Ankebût 61
    yekûlunne : mutlaka diyecek, der
  172. 29-Ankebût 63
    yekûlunne : mutlaka diyecek, der
  173. 3-Âl-i İmrân 7
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde vardır
  174. 3-Âl-i İmrân 7
    yekûlûne : derler
  175. 3-Âl-i İmrân 8
    kulûbe-nâ : kalplerimizi
  176. 3-Âl-i İmrân 16
    yekûlûne : derler
  177. 3-Âl-i İmrân 47
    yekûlu lehu : ona der
  178. 3-Âl-i İmrân 49
    bi mâ te'kulûne : yediğiniz şeyleri
  179. 3-Âl-i İmrân 64
    fe kûlû : o zaman deyiniz, söyleyiniz
  180. 3-Âl-i İmrân 75
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  181. 3-Âl-i İmrân 78
    ve yekûlûne : ve derler
  182. 3-Âl-i İmrân 78
    ve yekûlûne : ve derler
  183. 3-Âl-i İmrân 103
    kulûbi-kum : sizin kalpleriniz
  184. 3-Âl-i İmrân 124
    iz tekûlu : diyordun
  185. 3-Âl-i İmrân 126
    kulûbu-kum bi-hî : kalplerinizin onunla
  186. 3-Âl-i İmrân 130
    lâ te'kulu : yemeyin
  187. 3-Âl-i İmrân 151
    fî kulûbi : kalplerine
  188. 3-Âl-i İmrân 154
    yekûlûne : diyorlar
  189. 3-Âl-i İmrân 154
    yekûlûne : diyorlar
  190. 3-Âl-i İmrân 154
    mâ fî kulûbi-kum : kalplerinizde olandan
  191. 3-Âl-i İmrân 156
    fî kulûbi-him : kalpleri içinde, kalplerinde
  192. 3-Âl-i İmrân 167
    yekûlûne : diyorlar
  193. 3-Âl-i İmrân 167
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde
  194. 3-Âl-i İmrân 181
    ve nekûlu : ve diyeceğiz
  195. 3-Âl-i İmrân 183
    te'kulu-hu en nâru : ateş onu yer
  196. 30-Rûm 59
    kulûbi : kalpler
  197. 31-Lokman 25
    yekûlunnellâhu : 'Allah' derler
  198. 32-Secde 3
    yekûlû : derler, diyorlar
  199. 32-Secde 27
    te'kulu : siz yersiniz
  200. 32-Secde 28
    ve yekûlûne : ve derler
  201. 33-Ahzâb 4
    yekûlu : söyler
  202. 33-Ahzâb 5
    kulûbu-kum : sizin kalpleriniz
  203. 33-Ahzâb 10
    el kulûbu : kalpler
  204. 33-Ahzâb 12
    ve iz yekûlu : ve söylüyorlardı, diyorlardı.
  205. 33-Ahzâb 12
    kulûbi-him : onların kalpleri
  206. 33-Ahzâb 13
    yekûlûne : derler, diyorlar
  207. 33-Ahzâb 26
    kulûbi-hum : onların kalpleri
  208. 33-Ahzâb 37
    tekûlu : söylüyorsun
  209. 33-Ahzâb 51
    kulûbi-kum : sizin kalpleriniz
  210. 33-Ahzâb 53
    kulûbi-kum : sizin kalpleriniz
  211. 33-Ahzâb 53
    ve kulûbi-hinne : ve onların kalpleri
  212. 33-Ahzâb 60
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde
  213. 33-Ahzâb 66
    yekûlûne : derler, diyecekler
  214. 33-Ahzâb 70
    ve kûlû : ve söyleyin
  215. 34-Sebe 14
    te'kulu : yiyor
  216. 34-Sebe 15
    kulû : yeyin
  217. 34-Sebe 23
    an kulûbi-him : onların kalplerinden
  218. 34-Sebe 29
    ve yekûlûne : ve diyorlar, derler
  219. 34-Sebe 31
    yekûlu : der
  220. 34-Sebe 40
    yekûlu : diyecek
  221. 34-Sebe 42
    ve nekûlu : ve deriz
  222. 35-Fâtır 12
    te'kulûne : yersiniz
  223. 36-Yâsin 33
    ye'kulûne : yerler
  224. 36-Yâsin 35
    li ye'kulû : yesinler
  225. 36-Yâsin 48
    ve yekûlûne : ve derler
  226. 36-Yâsin 72
    ye'kulûne : yerler
  227. 37-Sâffât 36
    ve yekûlûne : ve söylerler, derler
  228. 37-Sâffât 52
    yekûlu : der, söyler
  229. 37-Sâffât 91
    lâ te'kulûne : yemek yemiyorsunuz
  230. 37-Sâffât 151
    yekûlûne : derler
  231. 37-Sâffât 167
    yekûlûne : derler, diyorlar
  232. 38-Sâd 17
    yekûlûne : söylüyorlar
  233. 38-Sâd 84
    ekûlu : ben söylüyorum
  234. 39-Zümer 22
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  235. 39-Zümer 23
    ve kulûbu-hum : ve onların kalpleri
  236. 39-Zümer 38
    yekûlunne : derler
  237. 39-Zümer 45
    kulûbu : kalpler
  238. 4-Nisâ 2
    ve lâ te'kulû : ve yemeyin
  239. 4-Nisâ 4
    kulû-hu : onu yeyin
  240. 4-Nisâ 5
    ve kûlû : ve söyleyin, deyin
  241. 4-Nisâ 6
    ve lâ te'kulû-hâ : ve onu yemeyin
  242. 4-Nisâ 8
    ve kûlû : ve deyin, söyleyin
  243. 4-Nisâ 9
    velyekûlû (ve li yekûlû ) : ve söylesinler
  244. 4-Nisâ 10
    ye'kulûne : yerler
  245. 4-Nisâ 10
    ye'kulûne : yerler
  246. 4-Nisâ 29
    lâ te'kulû : yemeyin
  247. 4-Nisâ 43
    tekûlûne : söylüyorsunuz
  248. 4-Nisâ 46
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  249. 4-Nisâ 51
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  250. 4-Nisâ 63
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde var olan
  251. 4-Nisâ 75
    yekûlûne : diyorlar
  252. 4-Nisâ 78
    yekûlû : derler
  253. 4-Nisâ 78
    yekûlû : derler
  254. 4-Nisâ 81
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  255. 4-Nisâ 81
    tekûlu : sen söylüyorsun, söylersin
  256. 4-Nisâ 94
    tekûlû : söylemeyin, demeyin
  257. 4-Nisâ 150
    ve yekûlûne : ve derler
  258. 4-Nisâ 155
    kulûbu-nâ : bizim kalplerimiz
  259. 4-Nisâ 171
    tekûlû : demeyin, söylemeyin
  260. 4-Nisâ 171
    ve lâ tekûlû : ve demeyin, söylemeyin
  261. 40-Mü'min 18
    el kulûbu : kalpler
  262. 40-Mü'min 44
    ekûlu : ben söylüyorum
  263. 40-Mü'min 47
    yekûlu : derler, söylerler
  264. 40-Mü'min 68
    yekûlu : söyler, der
  265. 40-Mü'min 79
    te'kulûne : yersiniz
  266. 41-Fussilet 5
    kulûbu-nâ : bizim kalplerimiz
  267. 42-Şûrâ 24
    yekûlûne : diyorlar
  268. 42-Şûrâ 44
    yekûlûne : diyorlar
  269. 43-Zuhruf 9
    yekûlunne : derler
  270. 43-Zuhruf 13
    ve tekûlû : ve deyin, söyleyin
  271. 43-Zuhruf 73
    te'kulûne : siz yersiniz
  272. 43-Zuhruf 87
    yekûlunne : mutlaka derler, diyecekler
  273. 44-Duhân 34
    yekûlûne : derler, diyecekler
  274. 46-Ahkaf 8
    yekûlûne : derler, diyorlar
  275. 46-Ahkaf 11
    se-yekûlûne : diyecekler
  276. 46-Ahkaf 17
    fe yekûlu : o zaman dedi
  277. 47-Muhammed 12
    ve ye'kulûne : ve yerler
  278. 47-Muhammed 12
    kemâ te'kulu : gibi yer
  279. 47-Muhammed 16
    alâ kulûbi-him : onların kalplerinin üzerini
  280. 47-Muhammed 20
    ve yekûlu : ve derler
  281. 47-Muhammed 20
    fî kulûbi-him : kalplerinin içinde, kalplerinde vardır
  282. 47-Muhammed 24
    kulûbin : kalpler
  283. 47-Muhammed 29
    fî kulûbi-him : onların kalplerinin içinde, kalplerinde
  284. 48-Fetih 4
    kulûbi : kalpler
  285. 48-Fetih 11
    se yekûlule-ke : sana diyecekler
  286. 48-Fetih 11
    yekûlûne : söylüyorlar
  287. 48-Fetih 11
    kulûbi-him : onların kalpleri
  288. 48-Fetih 12
    kulûbi-kum : sizin kalpleriniz
  289. 48-Fetih 15
    se-yekûlu : diyecekler
  290. 48-Fetih 15
    se yekûlûne : diyecekler
  291. 48-Fetih 18
    kulûbi-him : onların kalpleri
  292. 48-Fetih 26
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde, kalplerinin içinde
  293. 49-Hucurât 3
    kulûbe-hum : onların kalpleri
  294. 49-Hucurât 7
    fî kulûbi-kum : kalplerinizde
  295. 49-Hucurât 14
    kûlû : deyin, söyleyin
  296. 49-Hucurât 14
    fî kulûbi-kum : kalplerinize
  297. 5-Mâide 4
    fe kulû : o halde, artık yiyin
  298. 5-Mâide 13
    kulûbe-hum : onların kalplerini
  299. 5-Mâide 19
    en tekûlû mâ câe-nâ : 'bize gelmedi ' dersiniz diye (dememeniz için)
  300. 5-Mâide 41
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  301. 5-Mâide 41
    yekûlûne : diyorlar
  302. 5-Mâide 41
    kulûbe-hum : onların kalpleri
  303. 5-Mâide 52
    fî kulûbi-him : kalplerinde vardır
  304. 5-Mâide 52
    yekûlûne : derler
  305. 5-Mâide 53
    ve yekûlu : ve derler
  306. 5-Mâide 73
    ammâ (an mâ) yekûlûne : söylediklerinden, söyledikleri sözlerden
  307. 5-Mâide 83
    yekûlûne rabbe-nâ : Rabb'imiz derler
  308. 5-Mâide 88
    ve kulû : ve yiyin
  309. 5-Mâide 109
    fe yekûlu : o zaman, sonra der
  310. 5-Mâide 113
    kulûbu-nâ : kalplerimiz
  311. 50-Kaf 30
    nekûlu : deriz
  312. 50-Kaf 30
    ve tekûlu : ve der
  313. 50-Kaf 39
    yekûlûne : söyledikleri şey(ler), söylediklerine
  314. 50-Kaf 45
    bi mâ yekûlûne : ne(ler) söylediklerini
  315. 51-Zâriyât 27
    lâ te'kulûne : yemiyorsunuz
  316. 52-Tûr 19
    kulû : yeyin
  317. 52-Tûr 30
    yekûlûne : onlar diyorlar
  318. 52-Tûr 33
    yekûlûne : diyorlar
  319. 52-Tûr 44
    yekûlû : derler
  320. 54-Kamer 2
    ve yekûlû : ve derler
  321. 54-Kamer 8
    yekûlu : derler
  322. 54-Kamer 44
    yekûlûne : diyorlar
  323. 56-Vâkıa 47
    yekûlûne : diyorlar, söylüyorlar
  324. 57-Hadid 13
    yekûlu : derler
  325. 57-Hadid 16
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  326. 57-Hadid 16
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  327. 57-Hadid 27
    fî kulûbi : kalplerde
  328. 58-Mücâdele 2
    le yekûlûne : gerçekten, mutlaka ..... söylüyorlar
  329. 58-Mücâdele 8
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  330. 58-Mücâdele 8
    nekûlu : biz söylüyoruz
  331. 58-Mücâdele 22
    fî kulûbi-him(u) : onların kalplerinin içine
  332. 59-Haşr 2
    fî kulûbi-him(u) : kalplerinin içine, kalplerine
  333. 59-Haşr 10
    yekûlûne : derler
  334. 59-Haşr 10
    fî kulûbi-nâ : kalplerimizde
  335. 59-Haşr 11
    yekûlûne : derler
  336. 59-Haşr 14
    ve kulûbu-hum : ve onların kalpleri
  337. 6-En'âm 22
    nekûlu : diyeceğiz
  338. 6-En'âm 25
    alâ kulûbi-him : onların kalplerinin üzerine
  339. 6-En'âm 25
    yekûlu : derler
  340. 6-En'âm 33
    ellezî yekûlûne : onların söyledikleri
  341. 6-En'âm 43
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  342. 6-En'âm 46
    alâ kulûbi-kum : sizin kalplerinizin üzerini
  343. 6-En'âm 50
    lâ ekûlu lekum : size demiyorum, söylemiyorum
  344. 6-En'âm 50
    ve lâ ekûlu : ve demiyorum, söylemiyorum
  345. 6-En'âm 53
    li yekûlû : derler diye
  346. 6-En'âm 73
    yekûlu : der
  347. 6-En'âm 93
    tekûlûne : söylüyorsunuz
  348. 6-En'âm 105
    ve li yekûlû : ve derler diye
  349. 6-En'âm 118
    fe kulû : o zaman yeyin
  350. 6-En'âm 119
    ellâ te'kulû (en lâ te'kulû) : yememeniz, yemiyorsunuz
  351. 6-En'âm 121
    ve lâ te'kulû : ve yemeyin
  352. 6-En'âm 141
    ukulu-hu : o yenilen
  353. 6-En'âm 141
    kulû : yeyin
  354. 6-En'âm 142
    kulû : yeyin
  355. 6-En'âm 148
    se yekûlu : söyleyecekler
  356. 6-En'âm 156
    en tekûlû : demeniz (dememeniz, söylemeniz)
  357. 6-En'âm 157
    tekûlû : siz dersiniz
  358. 61-Saf 2
    tekûlûne : siz söylüyorsunuz
  359. 61-Saf 3
    en tekûlû : söylemeniz
  360. 61-Saf 5
    kulûbe-hum : onların kalpleri
  361. 63-Münâfikûn 3
    kulûbi-him : onların kalpleri
  362. 63-Münâfikûn 4
    yekûlû : söylerler, konuşurlar
  363. 63-Münâfikûn 7
    yekûlûne : derler
  364. 63-Münâfikûn 8
    yekûlûne : derler
  365. 66-Tahrim 4
    kulûbu-kumâ : ikinizin kalpleri
  366. 66-Tahrim 8
    yekûlûne : derler
  367. 67-Mülk 15
    ve kulû : ve yeyin
  368. 67-Mülk 25
    ve yekûlûne : derler ki
  369. 68-Kalem 51
    ve yekûlûne : ve diyorlar
  370. 69-Hâkka 19
    yekûlu : der, söyler
  371. 69-Hâkka 24
    kulû : yeyin
  372. 69-Hâkka 25
    yekûlu : der, söyler
  373. 69-Hâkka 37
    lâ ye'kulu-hu : onu yemez
  374. 7-A'râf 28
    e tekûlûne : ... mı söylüyorsunuz?
  375. 7-A'râf 31
    kulû : yeyiniz
  376. 7-A'râf 33
    ve en tekûlû : ve söylemeniz
  377. 7-A'râf 53
    yekûlu ellezîne : onlar derler
  378. 7-A'râf 100
    alâ kulûbi-him : kalplerinin üzerini
  379. 7-A'râf 101
    alâ kulûbi : kalplerinin üzerini
  380. 7-A'râf 160
    kulû : yeyin
  381. 7-A'râf 161
    ve kulû : ve yeyin
  382. 7-A'râf 161
    ve kûlû : ve deyin, söyleyin
  383. 7-A'râf 169
    ve yekûlûne : ve derler
  384. 7-A'râf 169
    en lâ yekûlû : söylememeleri
  385. 7-A'râf 172
    en tekûlû : demeniz, demenize karşı (dememeniz için)
  386. 7-A'râf 173
    tekûlû : dersiniz
  387. 7-A'râf 179
    kulûbun : kalpler
  388. 72-Cin 4
    yekûlu : söylüyor
  389. 73-Müzzemmil 10
    yekûlûne : diyorlar, söylüyorlar
  390. 74-Müddessir 31
    fî kulûbi-him : kalplerinde
  391. 75-Kıyamet 10
    yekûlu : der, diyecek
  392. 77-Mürselât 43
    kulû : yeyin
  393. 77-Mürselât 46
    kulû : yeyin
  394. 78-Nebe 40
    ve yekûlu : ve diyecek
  395. 79-Nâziât 8
    kulûbun : kalpler
  396. 79-Nâziât 10
    yekûlûne : derler
  397. 8-Enfâl 2
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  398. 8-Enfâl 10
    kulûbu-kum : kalpleriniz
  399. 8-Enfâl 11
    kulûbi-kum : kalpleriniz
  400. 8-Enfâl 12
    fî kulûbi : kalplerine
  401. 8-Enfâl 49
    iz yekûlu : diyorlardı
  402. 8-Enfâl 49
    fî kulûbi-him : kalplerinde vardır
  403. 8-Enfâl 63
    kulûbi-him : onların kalpleri
  404. 8-Enfâl 63
    kulûbi-him : onların kalpleri
  405. 8-Enfâl 69
    fe kulû : artık yeyin
  406. 8-Enfâl 70
    fî kulûbi-kum : kalplerinizde vardır
  407. 83-Mutaffifin 14
    kulûbi-him : onların kalpleri
  408. 89-Fecr 15
    yekûlu : der
  409. 89-Fecr 16
    yekûlu : der
  410. 89-Fecr 19
    ve te'kulûne : ve siz yiyorsunuz
  411. 89-Fecr 24
    yekûlu : der
  412. 9-Tevbe 8
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  413. 9-Tevbe 15
    kulûbi-him : onların kalpleri
  414. 9-Tevbe 34
    le ye'kulûne : yerler
  415. 9-Tevbe 40
    iz yekûlu : demişti
  416. 9-Tevbe 45
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  417. 9-Tevbe 49
    yekûlu'zen lî (yekûlu ezen lî) : “bana izin ver” der
  418. 9-Tevbe 50
    yekûlû : derler
  419. 9-Tevbe 60
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  420. 9-Tevbe 61
    ve yekûlûne : ve derler
  421. 9-Tevbe 64
    fî kulûbi-him : kalplerinde olan
  422. 9-Tevbe 65
    le yekûlunne : mutlaka derler
  423. 9-Tevbe 77
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde, kalplerine
  424. 9-Tevbe 87
    alâ kulûbi-him : onların kalplerinin üzeri
  425. 9-Tevbe 93
    kulûbi-him : onların kalpleri
  426. 9-Tevbe 110
    fî kulûbi-him : onların kalplerinde
  427. 9-Tevbe 110
    kulûbu-hum : onların kalpleri
  428. 9-Tevbe 117
    kulûbu : kalpler
  429. 9-Tevbe 124
    yekûlu : der, söyler
  430. 9-Tevbe 125
    ellezîne fî kulûbi-him : kalplerinde ... olan kimseler
  431. 9-Tevbe 127
    kulûbe-hum : onların kalplerini
  432. 90-Beled 6
    yekûlu : diyor, der